26 Ekim 2023 - Perşembe
Her yurda bir ‘ŞURA’
Uzun ve yorucu bir üniversite sınavına hazırlama maratonun ardında sıra uykularımızı kaçıran YKS sonuçlarının açıklamasına gelmişti. Bir akşam ansızın aile fertlerinin neredeyse hepsinin telefonları bir anda çalmaya başladı. Arayan eş, dost, akrabalar üni
Yazar - Şabettin Akkuş
Okuma Süresi: 7 dk.
Şabettin Akkuş
-Birçok aile gibi bizim de elimiz ayağımız bir birine girdi. Bilgisayarda ÖSYM’nin sayfasına girmeye çalışan aile fertlerin aksine ben telefonumda ÖSYM sayfasına girmeyi başardım. Ancak ilk olarak sonucu öğrenmeyi benim yerime büyük emek veren ve ilk olarak nereyi kazandığını öğrenme hakkına sahip olan çocuğumuzun bakması gerektiğini düşünerek telefonu kendisine uzattım. Kızımız sevinç ve şaşkınlığı bir arada yaşayarak birkaç saniye durakladıktan sonra ancak Baba! Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi diye bildi.
Annesi hemen koltuğa yaslanarak ‘Ben bir eczacı annesiyim’ derken, ben çocuğumuzun 12 yıllık okul hayatı ve meşakkatli geçen üniversiteye hazırlama süreci birkaç saniye içerisinde gözlerimin önünde geçti ve anladığım tek şey vardı. Film burada sona ermiş. Gerçek hayat bundan sonra başlıyor. Artık gerçekleri konuşma vakti gelmişti.
1990’lı yılların başında üniversite ve yurt hayatını yaşayan biri olarak aileden uzaktan yaşamanın ne denli zor olduğunu bildiğim için sevinç ve hüznü bir arada yaşıyordum. Mersin Üniversitesi’ni kazanan çocuğumuz 5 yılını bizlerden uzaktan geçirecek. Artık her şeyden önce üniversitede güzel bir bölümü kazanması için tüm aile fertleri olarak üzerinde titizlikle durduğumuz çocuğumuzun kalabileceği bir yurt ya da eve ihtiyacı olacaktı.
Kredi Yurtlar Kurumu başvuruları başlar başlamaz hemen sistem üzerinde başvurumuzu yatık. Ama ya çıkmazsa. Ona karşılık olarak da birkaç özel yurt ile görüşerek ön kaydımızı tamamladık. Nitekim sonuçlar açıklandığında tahmin ettiğimiz gibi yedek listesinin zirvesindeki yerimiz de belli olmuştu. Sıranın bize gelmeyeceğini düşünerek özel yurt ve kiralık ev bulma araştırmalarımıza tam gaz devam ettik.
Son bir umut sıranın bize gelip gelmeyeceğini öğrenmek için Mersin Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nü aradığımda telefona cevap veren bir hanım efendi, ‘Lütfen 0 423…. Nolu telefonu arayarak yurt müdiresi Şura Hanım’ı (Şura Kavuştu) ile görüşün’ Değince artık az da olsa var olan o umudum tamamen tükendi.
O gün Şura Hanım’ı arayamaya cesaret edemedim. Ertesi gün aradığımda karşıma çıkan tok sesli ve kendisinde emin olarak konuşan hanım efendi.
- Buyurun ben Şura Kavuştu yurt müdiresiyim.
- Hocam çocuğumuz Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesini kazanmış. Asil olarak bize yurt çıkmadı. Çocuğumuz yedektedir. Birkaç güne kadar da eğitimleri başlayacak. Kalacak yer de bulamadık. Bize sıranın gelme ihtimali var mı? Diye sorduğumda
Şura Hanım;
- Bey efendi o çocuk bu saatte sonra bizim çocuğumuz. Biz çocuğumuzu dışarıda bırakmayız. Siz merak etmeyin. Onu misafir öğrenci olarak her hangi bir sebepten dolayı izinli olup da yurda gelmeyen öğrencilerimizin yerine yatıracağız. Zaten bir aya kadar yeni yurt binamız hizmete girecek. O zaman sıkıntı tamamen ortadan kalkacak. Siz merak etmeyiniz biz evlatlarımıza sahip çıkarız.
Şura Hanımın bu sözleri bir nebzede olsa beni rahatlattı. Tabiri caiz ise yüreğime su serpti. Çocuğumuzun nerde kaldığını nasıl bir ortamda yaşayacağını görmek için ailece toparlanıp, yola koyulduk.
2 gün otelde kaldıktan sonra bir sabah uyandığımızdan sevinçle bağıran çocuk;
-Baba asil olarak yurtta kalmaya hak kazandım. Diyerek müjdeyi verdi.
Ancak söylediği yurdun ismini yaklaşık bir aydır hayatımda hiç gitmediğim halde neredeyse tüm sokaklarını ezberlediğim Mersin’de ilk kez böyle bir yurt ismi duyuyordum. Gerçi Türkiye Müfide İlhan’i ilk kadın il belediye başkanı olarak tanısa da ben Mersin’de Müfide İlhan KYK Kız Öğrenci Yurdu’nu ilk kez duyuyordum.
Nitekim ilk kez duymakta da haklıymışım. Çünkü yurt inşaatı yeni tamamlanmış olsa da Şura Hanım ‘Çocuklarım’ dediği öğrencilerine ‘Kavuştu’ olan soyadı gibi bir an önce kavuşmak için gecesini gündüzüne katarak açılışını planlanan sürede çok önce gerçekleştirerek evlatlarını sıcak bir yuvaya kavuşturmuş da haberimiz yokmuş.
Yaşanan pandemi ve deprem nedeniyle uzun süre ayrı kaldığı öğrencilerine bir an önce kavuşmak için tüm çalışanı ile gecesini gündüzüne katarak çalışan Şura Hoca bu hasretini de planlanan süreden önce gerçekleştirmiş.
Yurda vardığımızda ise haline bakıldığında Yurt Müdiresi mi? Orada çalışan bir personel mi? Belli olmayan Şura Hanım’a;
- Hocam yurdu bir aya kadar açarız demiştiniz ancak bakıyorum bir haftada hazır hale getirmişsiniz.
- Getirmek zorundaydım çünkü benim çocuklarım dışarıdaydı. Ben nasıl rahat ederdim. Onun için sağ olsun devlet büyüklerimiz ve amirlerimizin de büyük destek ve gayretleri ile devletimizin imkanlarınız çocuklarımıza sunduk. Bu akşam da çocuklarımıza sıcak yemek vereceğiz. İnşallah en geç yarın veya öbür gün de sıcak suları olacak. Bir haftaya kadarda ilk etapta 6’şer kişi olarak düzenlediğimiz odalarımızı da 4’er kişiye indireceğiz.
Açıkçası bu yazıyı kaleme almamdaki gecikmenin bir sebebi de Şura Hanım’ın vaatlerini belirlediği sürede yerine getirip getirmediğine bakmak için beklettim.
Erdemli yöneticiliğin olmazsa olmazı liyakat ve adalettir. Liyakat ve adalet sahibi yöneticiler, insanları eğitim yoluyla iyiliğe teşvik etme düşüncesini kendisinde barındırmalıdır. Liyakate dayanmayan yöneticilik, dayanılması güç sıkıntılar getirir. Şura Hanımın da işin ehli ve liyakat sahibi olmasından dolayı birkaç günde olsa pansiyon ve otel köşelerinde zor şartlar altında kalan öğrencileri, sıcak yuvalarına kavuşturmayı başardı.
NOT: Bu yazı kaleme almamdaki tek sebep, bir öğrenci velisi olarak hakkıyla görevine yerine getiren yöneticilerin hakkını teslim etmek ve diğer velilerin de çocukları için canla başla çalışan, gayret eden liyakat sahibi bir yöneticilerinin olduğunu bilmelerini anlatmaktı.
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları