Zahir Kandaşoğlu: “Adalet ve Temsil Eşitliği Sağlanmalı”
VATSO Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zahir Kandaşoğlu, ülkemizin ekonomik yapısının temel taşlarından biri olan ticaret camiasının seçim sistemine ilişkin ciddi bir adaletsizlik ve hukuksuzluk yaşandığını belirterek, kamuoyuna önemli bir çağrıda bulundu.

Van Ticaret ve Sanayi Odası İş Dünyası (VATSO) Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zahir Kandaşoğlu tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:
“Ülkemizin ticaret hayatını yakından ilgilendiren son derece önemli bir konuyu kamuoyula paylaşmak istiyoruz. Ticaret ve Sanayi Odaları ile Ticaret Borsaları süregelen ciddi bir adaletsizlik ve hukuksuzluk yaşanmaktadır. Bu sorun, her seçim döneminde ülke gündemini meşgul etmekte ve camiamızda büyük bir rahatsızlık yaratmaktadır.
Mevcut sistemde; her meslek komitesi ayrı ayrı seçime girmekte ve bu durum tüccar ve esnafı büyük bir şekilde rahatsız etmektedir. Tüccar ve Tacirlerin arasında büyük küskünlük yaratmaktadır. Tüm gruplar halinde değil bir bütün şekilde seçim yapılması ülkemiz adına daha şeffaf olacaktır. Bu durum, açıkça adalet ve temsil eşitliğini zedelemektedir.
Tüm Türkiye’de binlerce tüccar ve esnafın ortak talebi; Oda ve Borsa seçimlerinin, tıpkı genel seçimlerde veya esnaf ve sanatkâr odaların seçimlerinde olduğu gibi demokratik bir temele oturtulmasıdır. Kim fazla oy alıyorsa başkan o olmalı; meclis üyelikleri de alınan oy oranına göre belirlenmelidir. Bu yöntem, hem temsil adaletini sağlayacak hem de seçimlere olan güveni artıracaktır.
Ayrıca; seçimlerden 6 ay önce vergi dairesine kayıtlı olan, aktif mükellefiyetini sürdüren her üyenin oy kullanma hakkına sahip olması gerektiğini düşünüyoruz.
Bugünkü sistemde ise NACE kodları, yetki belgeleri ve borç durumu gerekçe gösterilerek bazı üyeler keyfi şekilde askıya alınmakta, seçme ve seçilme hakları gasp edilmektedir. Mevcut yönetimler, seçimi kendi lehine çevirebilmek adına üyelik statüleri üzerinde ciddi oynamalar yapabilmekte, bu da seçimlerin meşruiyetini tartışmalı hale getirmektedir.
Bu uygulamalar, kurumların güvenilirliğini zedelemekte, iş dünyasında büyük bir güvensizlik ve kırgınlık yaratmaktadır. Dolayısıyla bu konunun Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine alınması ve gerekli yasal düzenlemelerin acilen yapılması büyük önem arz etmektedir.”